1 Ocak 2010 Cuma

Sanat üzerine varsayımlar 1




Sanatla ilgili bir sürü şey söylenebilir ama kesin bir tanımının yapılabileceğini sanmıyorum.

Yapılmıştır oysa...

Ancak ben her tanımlamanın anlamı kısıtlayacağını düşündüğümden sanatında tanımlanmasını kabul edemeyenlerdenim.

İnsanoğlunun evrende yerini aldığı andan itibaren en azından bir iletişim aracı olarak sanatı kullandığını herşeye rağmen kabul edebiliyorum.

Evet günümüzde de sanatı tanımlamak istersek o bizim iletişim aracımızdır diyebilirim belki de.

Ondan hoşlanıp hoşlanmamanın ötesinde büyük bir çoğunluk için "ben burdayım " demenin kodlanmış şeklidir sanat.

Çok daha açık ve dürüst bir şekilde ifade edecek olursam;içerdiği anlamı çok fazla anlamadan,o anda hoşumuza giden bir anlık duyguyu içselleştirmek, başkalarıyla bir şekilde iletişime geçebilmek, var olduğumuzu hissedebilmek,zayıflığımızın güçlülüğe dönüşümü için çare olarak gördüğümüz ve çaremiz olan bir olgudur sanat.

İnsanoğlunun zayıflığının kabul edilmezliği karşısındaki çığlıklarıdır sanat...

Tanımını yapamayacak olsak ta sanatla ilgili bir çok konuda söylenebilecek düzinelerce konu vardır, özellikle sanatçılar hakkında.

Öncelikle sanatçı kimliğinde bir başkaldırı olduğuna inananlardanım. Sanatçı var olanla idare edemeyip bir şekilde ne adına olursa olsun sancılı olarak nitelendirdiğim kabul edilmezliğin sancılarıyla harekete geçen kişidir. Kendini ifade etmenin yolu olarak sanatın çeşitlerinden herhangi birini seçen kişi bir başkaldırıyla harekete geçtiğinde aslında öncelikle birincil olarak kendisini ortaya koyan kişidir.

Attığı ilk adımda önce kendisi, sonra yarattığı eser olmasına rağmen kesinlikle kendini ifade ediş biçimi olan eserinin izlenmesine ihtiyaç duyduğundan başkaları da devreye girmek zorundadır ve bunlar izleyicilerdir.

Eğer bu üç olgu bir araya gelemezse ortaya çıkacak olan şeyin sanat adına konuşulabilirliği olamayacağı için sanat var olmayacaktır da.

Bireysel bir şekilde başlayıp başkalarına duyulan ihtiyaçla var olabilen bir halkadır sanat.

Bizlere öğretilen "güzel " olgusuyla hemen herşeye sanat derken gerçekten sanatı oluşturan temel özellikleri bilmeden, yada görmezlikten gelerek kabul görülen herşey aynı zamanda çıkmazlarımızdan bir tanesidir. Ancak çoğunlukla bunun farkında değilizdir.

Çünkü sanatçı olmasak ta sanatla iç içe olmak bir ayrıcalık ve bir farkındalık olduğundan, günümüzde hemen herkes neredeyse sanatın tam göbeğinin içindedir.

Her yanımız sanatseverlerle, sanatçılarla, sanat eserleriyle çevrilmiş durumdadır.

Bunca yoğunluk arasında ister istemez düşünürler yanılıyor mu diye bir düşünceye kapılıyorum...

Bence estetik tarihinin en büyük düşünürlerinden İtalyan Benedetto Croce yanılmış olabilir mi?

"Sanat, bireysel ve teorik bir etkinliktir" derken....

Hiç sanmıyorum....


sanem uçar

1 yorum:

  1. Sanırım bu giriş yazınız olacak ve devamı geleceğe benziyor:)

    Giriş olarak bile etkili bir yazı ve ben yazının tamamını okuyabilmeyi tarifsiz bir şekilde beklemekteyim

    YanıtlaSil

yorumunuz incelendikten sonra yayınlanacaktır