15 Eylül 2010 Çarşamba
Pakize
Hayvanların gerçekten çok farklı bir dünyası var. Hangi hayvan olursa olsun kendine özgü yapı korunmuş.Kuşkusuz biz insanoğlunun anlamsız mudahaleleriyle garip yaratıklar haline gelmiş olanlarda var ama genelde yapısal özelliklerini koruyabiliyorlar.
Her türlü bencilliğimizle ucube haline gelen hayvanların acınası durumları karşısında acı duyarken özellikle bazı hayvanların yapılarındaki değişmezliğe hayran oluyorum.
Bunların başında kediler geliyor.
Evcilleştirilmeden önce son derece özgür bir yapıları olmasına rağmen geçmişlerindeki o özgür ruhlarını her türlü evcilleştirme seanslarına rağmen hala koruyabiliyorlar.
Bu ruhlarındaki değişmeyen özgürlükleri sebebiyle biz insanlar kedileri pek anlamayan ve bu sebeple saçma sapan yakıştırmalar da bulunabilen yaratıklarız.
Örneğin nankörlükle suçlarız kedileri...
Oysa nankörlük konusunda insanların eline su dökmeye bile yanaşamaz kediler.
"Kardeşim madem beni evcilleştirdin, doğadan ayağımı kaydırdın şimdi bunun bedelini ödemek zorundasın.Acıktığım zaman ben başımın çaresine bakıyordum, hadiii şimdi yemeğimi hazırla bakalım, gecikirsen sana yapacağımı bilirim!"
Şeklindeki çok haklı davranışları hep yanlış anlaşılır tarafımızdan.
"Dur durrrr, ne bu laubalilik, öyle aklına estiğinde mıncıklayıp sevemezsin beni, keyfim yerindeyse buna izin veririm ama şimdilik uzak dur bakayım benden.."
Şeklindeki davranışı da yanlış anlaşılır.
Kısacası kediler kesinlikle köle ruhlu hayvanlar değildir ve yalakalık asla bilmezler her davranışlarında özgürlük kokar.
Benimde bir kedim var.
Adı; Pakize...
Soyadı da vardır çok sevdiğim bir dostum tarafından koyulmuştur;
Usluduran...
Kuzgun a yavrusu şahin görülürmüş misali Pakize de bana dünyanın en güzel ve harika kedisi gibi gelir.
Henüz üç yaşını doldurmadı. Çalıştığım okulda, müzik odasında dünyaya geldi. Çok samimiyim birgün ders için dolabı açtığımda annesinin "uzak dur buradannnnnn!!"tepkisiyle karşılaştım.
Yavrular sütten kesilene kadar başka bir yere koyamadık , sonrada okulun bahçesine koymak niyetindeydik ki, öğrenciler tarafından sahiplenildi kediler ve ev kedileri haline getirildiler.
Pakize de gidenlerdendi ancak dönüşü çabuk oldu.Bir gün sonra müzik dolabına geri getirildi, "biz bakamayacağız" cümlesiyle ve doğal olarak Pakize hayatındaki ilk uzun seyahatini bizim eve gelerek yapmış oldu.
O gün bu gündür evimizin kraliçesi.
Son derece ilginç özellikleri var.
Mesela jazz müziği hastası.
Özellikle Jan Garberek hayranı.
Jan Garberek in saksafonundan çıkan sesi ne zannediyor bilmiyorum ama bu müzik evde yankılandığında neredeyse olduğu yerden gelip kendince eşlik ediyor melodiye.
Çok iyi bir insan sarrafı aynı zamanda.
Sevmediği insanlarda kesinlikle bir pürüz vardır artık emin oldum.
Hiç kimseye zarar verici bir davranışını görmemekle beraber sevmediği kişilerin ayakkabılarına işemekle ünlenmiştir.
Önce bu davranışına hiç bir anlam vermemiş ve oldukça kızmıştım. Öyle ya kedi besleyenler bilir, kediler bu anlamda son derece temiz hayvanlardır böyle bir şeyi yapmazlar.
En son bu davranışı gösterdiği kişinin çizmesini temizlemeye çalışıp okula yetişmek zorunda olduğumdan giderken kulağına fısıldamıştım:
"Eve geldiğimde hesaplaşacağız.."
Hiç oralı olmadı tabii.
Eve geldiğimde gerçekten hesap sormaya kalkıştım;
"neden, neden böyle bir şey yaptın bak nasıl iyi bir insan..."
Bana öyle bir miyavvvvv deyişi vardı ki duymanız gerekirdi.
"salak, ne iyisi, dünyanın en düzenbaz insanı ama sen salaksan ben ne yapabilirim ?..."
Bir süre sonra hayatımda başıma gelebilecek en büyük ihaneti yaşayacaktım çizmesine işinen kişi tarafından.
Hayvanların bu anlamdaki hislerini ciddiye almak lazım . Ve o nankör olarak adlandırılan kedi yani Pakizem yüzümü sert diliyle yalarken diyordu ki;
"Üzülme, sadece ayakkabısına işediklerime dikkat et, sende bu kafa varken tuvaletim çoğunlukla yer değiştirecektir bunu biliyorum , insanoğlu olunca bizim bildiklerimiz çok daha fazladır sizden..."
sanem uçar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Sanem?????Kim bu ıslak çizmeli?????
YanıtlaSil:)))))))))))))
YanıtlaSilHala o çizmeyi giydiğini duymuştum:)))
Söz ilk birlikteliğimizde anlatılacaktır