29 Eylül 2011 Perşembe

Motet



Ne zaman kendimi her anlamda sıkışmış gibi hissetsem aklıma öncelikle "motet" ler gelir.J.S.Bach ile dinsel yönü ağırlıklı bir vokal biçimi haline gelen motetler bana göre insanoğlunun bulduğu en önemli müzik biçimlerinden biridir.

Müzik dinlerken bir çok şey hissedilebilir kuşkusuz ama müziğin gerçekten kendine özgü mükemmel bir serüveni vardır. Müzikte kullandığımız pek çok şey, notalardan tutun, dizeğe kadar, enstrumanlardan tutun müzik biçimlerine, türlerine kadar mükemmel bir evrim izlemiştir.

İşin ilk başlarında insanları kiliseye daha çok çekebilmek ve insanları hristiyanlaştırmak amacıyla müziğin kiliselere sokulmasıyla başlayan serüven daima gelişme gösteren bir çizgi izlemiştir.

Açıkcası 7. y. y. orgun kiliseye girmesiyle ilk devrimlerinden birini yaşamıştır. 7. yüzyıla kadar yasak olan bu olgu kiliseye orgun girmesiyle insan seslerine eşlik ederken müziğinde derinlik kazanmasını sağlamıştır.

Müziğe ait ciddi çalışmalar kilise ortamında yaratılmıştır. Organum adı verilen ortaçağdan kalma bir çeşit çok seslilik Gregorius dinsel ezgilerine dörtlü ya da beşli aralıklardan farklı bir ezginin katılmasıyla oluşturulan en basit çok sesli eserlere verilen addır.

Organum yöntemiyle birden fazla ses anlayışının oluşturulması da bir devrimdir.

Aşağı da Gotik çağdan kalma bir organum örneği görmektesiniz.



Daha sonraları İngiltere ve Fransa da birbirine üçlü aralıklarla bağlanan ikiz şarkılar gelişir. Tabii bunların hepsinin dini müzik olduğunu akıldan çıkartmamak gerekir. Çok uzun süre halkın dini müziklerin dışında müzik dinlemesi pek doğal karşılanmamıştır.

Zaman ilerledikçe içinde Gregorius ezgisi olmayan din dışı metinlerin de kullanıldığı "Conductus" adlı biçimler de ortaya çıkacaktır.

Müzik 12. ve 13. yüzyıllarda kilise , üniversite, ve şato sınırlarında gelişmeye devam edecektir. Müzik dışında özellikle görsel sanatlarda derinlik ve perspektif konularının ortaya çıkması aynı durumu müzikte de yaratmak adına organum yönteminin daha da gelişmesiyle ve çalgı ile birlikte insan sesinin aynı ezgiyi seslendirdiği heterephony de çok sesliliğe adım oluştururken Rönesansla birlikte polyphony de ortaya çıkacaktır.

İşte bu dönemlerde ortaya çıkan motetler bir çok anlamda önemlidir.

Ortaçağın katı ve bağnaz kuralları yavaş yavaş yok olmasına rağmen etkisini göstermekle birlikte motetler öncelikle bu katı bağnazlığın çözülmesini simgeler.

Motetler üç ayrı ses ile söylenen şarkı biçimidir. Bir yerde çok sesliliğin en önemli biçimidir.

Üç ayrı ses üst üste tınlarken bu üç ses üç ayrı dilde sözlerle biçimlendirilmiştir.Latince sözler mutlaka kiliseye övgüyü içinde barındırırken, yerel dilde söylenen diğer sözler Kiliseyi yerebilir. Aynı zamanda dinsel metin ile din dışı metinler aynı anda ifade edilebilir.

Düşünebiliyormusunuz, kurallar gereği Latince olarak söylenen bölümde kiliseye övgü varken, halkın kullandığı dili hiç bilmeyen kilise adamları, yerel dilde söylenen kiliseyi yerici küfürleri asla anlayamıyorlardı.....

Hatta huşu içinde müziği dinleyebiliyorlardı.

Gerçekten inanılması çok zor bir şey. Bir çeşit öç alma duygusu gibi algılıyorum ben motetleri. Sana yıllarca işkence çektirenlere onların anlamadığı bir dille küfürler edebilirken rahatlamanın belki de en güzel örnekleridir motetler.

İnsanoğlu hangi koşulda olursa olsun mutlaka kendini iafade edebilecek bir şey bulabiliyor. En zor koşullarda bile. İşte bu sebeple motetler benim için umut anlamına geliyor.

Çok sonraları Bach ile birlikte motetler yeniden düzenlenerek son şeklini almıştır. Ve insanoğlu motetleri kullanmaya devam ediyor. Çok değerli jazz pianisti Joachim Kuhn u Bach motetlerinden birinde çok daha farklı bir şekilde dinlemek ise işin başka keyfi...



sanem uçar

2 yorum:

  1. merhaba blogun gerçekten harika. sadece benim dikkatimi çeken bir küçük sorun var ki o da "de" "da" eklerini ayırmaman :D belki hızlı yazdığın için, duyguyu anlatmak için pek dikkat etmiyor olabilirsin ancak onları da düzeltirsen bu ufak sorunu da ortadan kaldırmış olacaksın. bu uyarıyı buraya yazdığım için kusuruma bakma. kolay gelsin.

    YanıtlaSil
  2. :)Asla kusura bakmam, başka dil bilgisi hatalarımda var, elimden geldiğince yanlış yapmamaya çalışıyorum ama gözümden kaçanlar oluyor.

    Her türlü uyarı, eleştiri, özellikle söz konusu kendi dilimiz olduğunda kabulümdür.Dilimiz geliştiği ve doğru kullanıldığı oranda her şey paralel gelişme gösterecektir.

    Teşekkür ediyorum:)Bir uyarı da benden size gelsin mi? Noktadan sonra büyük harfle başlasak....

    Saygılar:)

    YanıtlaSil

yorumunuz incelendikten sonra yayınlanacaktır